Bu aydan itibaren izleme listesi serisini başlatıyorum. Hem neler izlemişim, neler yapmışım biraz takip etme amaçlı hem de her şeye yorum yapmaya bayılan bir milletin evladı olarak izlediklerimi de yorumlamak istedim. Belki yorumlaşırız, tartışırız, konuşuruz, muhabbet sohbet olur. Okuma listesini de devreye aldım. Okuduğum kitapları, dergileri, makaleleri vb paylaşıyor olacağım. O yazıları da takip etmek isterseniz kasım linkini bırakıyorum. (Yazdığımda bırakacağım).
İzlediğim Filmler
1- Rush
1970’lerde James Hunt ve Niki Lauda arasındaki rekabeti anlatan bir aksiyon filmi. İki farklı karakter, iki farklı duruş, iki farklı stil ve tek hedef. Şampiyonluğun peşinde yaşananları anlatan, izlemesi keyifli bir film olmuş. Film 2013 yapımı fakat sanırım gözümden kaçmış. Anca izleyebildim. Yarış filmlerini sevenler için kesinlikle izlenmesi gereken bir film. Özellikle klasik senaryonun dışında farklı durumlar da dikkat çekiyor. Klasik senaryoda bir çocuk hayal kurar, zorluklar yaşar, başarısız olur sonra çok çalışır ve filmin sonunda şampiyon olur. Bu filmde böyle bir düzen yok. Rekabeti işleyen, iki farklı disiplindeki, hayat tarzındaki yarışçının hislerini de yaşadığımız bir film ortaya çıkmış. Filmin sonu da biyografik olması dolayısıyla da klasik finallerden farklı. Eski Formula rekabetini özlediğimiz bu dönemlerde özellikle iyi geldi diyebilirim. İlk çıktığı yıllarda izlememe sebebim belki de budur bilmiyorum. O zamanlar açlığım bu kadar değildi.
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt1979320/
2- Friends with Benefits
Justin Timberlake ve Mila Kunis başrollerindeki romantik komedi filmi. Bu kafada No Strings Attached filmi de vardı Natalie Portman ve Ashton Kutcher’ın oynadığı. Konu falan her şey aynı. Boşlukta flört filmi izlemelik idare eder bir film. Bu konuyu işleyen filmlerde henüz bağlanmama kısmını göremedim. Karakterler eninde sonunda bağlanıp aşık oluyorlar. “Sevmeden sevişmek” uzun süreli olamıyor artık anladık, bu filmlerin adını bağlanmak yok tadında çıkartıp sonunda “ayyyy” nidaları duymamıza sebebiyet vermeyin rica ediyorum. İzlenir mi izlenir. 1 saat 49 dakikalık kafa dağıtma yaşanır geçilir. Sevgiliden yeni ayrılanlar için hemen tavsiye etmem ama. Gidin savaş filmi falan izleyin. Bu tarz filmler için biraz erken.
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt1632708/
3- John Wick: Chapter 3 — Parabellum
İlk filmini ilk izlediğimde sinemada bir süre oturmuştum. Keanu Reeves’in oyunculuğunu zaten çok severim fakat hikaye o kadar almıştı ki beni içine, etkisinden uzun süre çıkamamıştım. Serinin 3. filminin geleceğini duyduğumda hemen hemen aynı heyecanı taşıdım. Yine sinemada izlemiştim ve çok keyif almıştım. Sanırım çoğu film serisinde olan ilk filmin o tadı yok lafını bu filmde de ettim. Yine de konu olarak müthiş keyif aldığım bir seri olduğu için Netflix’e geldiğini gelince büyük bir hevesle ve heyecanla izledim. Aksiyon film meraklıları kaçırmasın. Halle Berry’nin de katıldığı 3. filmde Asia Kate Dillon’un oyunculuğunu da çok beğendim. Kesinlikle izlenir!
IBDM linki : https://www.imdb.com/title/tt6146586/
4- Lucy
Fransız ve bilim kurgu bende pek bağdaşmıyor (üzgünüm) fakat Lucy filmini beğendim diyebilirim. Scarlett Johansson değil de başka biri oynasaydı da beğendim der miydim bilmiyorum ama. İnsanların beynini kullanma yüzdesinin artması sonucunda nelerin yaşanabileceğini ele alan filmin hikayeleştirilmesini ve senaryosunu beğendim. Yıllardır bu filmi bir yerlerde görürüm fakat izleme fırsatım hiç olmadı. Böyle filmleri sinemada izlemeyince bilmemnefilmcenneti gibi sitelerden izleyesim hiç gelmiyor. Netflix çıktığından bu yana hem yüksek çözünürlüklü kaliteli videoların servis edilmesi hem de evde sinema deneyimine yakın bir ortam kurunca çok keyifli filmleri izleme fırsatımız oluyor. Bu fırsatı da hafif bilim kurgu filmi olan Lucy’yi izleyerek kullanabilirsiniz. İzlenir!
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt2872732/
5- American Gangster
KESİNLİKLE İZLENİR! Hatta tekrar da izlenir. Oyuncu kadrosu baştan aşağı muhteşem. Filmi izlemiyorsunuz, o anları yaşıyorsunuz resmen. Harlem bölgesini, uyuşturucu kaçakçılığını, bazı getto mahallelerini, hayali, disiplini, ilkeleri en dibine kadar yaşatan, hissettiren bir film. Polisiye, drama filmi ve polisiyeden ziyade drama biraz daha ağır basıyor. Danzel Washington hayranları defalarca izlemiştir muhtemelen ama her role bu kadar kendini veren bir oyuncu çok az gerçekten. Russel Crowe da aynı şekilde rolün o kadar içinde ki… Uyuşturucu kaçakçısı ile satın alınamayan ve dışlanan bir polisin yaşadıklarını izlediğimiz bu filmi sanırım yanımda izlemeyen biri olursa tekrar açar izlerim.
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt0765429/
İzlediğim Diziler
1- Ethos: (Bir başkadır)
Son zamanlarda Netflix’te Türk dizileri artmaya başladı. Buna eklenen Bir Başkadır dizisi oyuncularının her biri muazzam oyunculuk sergilemiş. Farklı bakış açılarında olan insanların kendi gözlerinden bizlere hayatları ve aralara çekilen duvarları gösteriyor. Farklı düşüncelerin temelinde yatanları biraz daha anlamaya yol gösteren bir dizi olmuş. Sevdim. İzlenir!
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt11301642/
2- The Queen’s Gambit
İzlediğim en efsane diziler arasına aldım. Satranç meraklısı olmayan için bile x konusunda sıfırdan en tepeye çıkmış bir gencin başına gelenler dizisi olarak anılamaz kesinlikle. Hem çocukluğunu oynayan Isla Johnston hem de gençliğini oynayan Anya Taylor-Joy muazzam bir oyunculuk sergilemiş. Yaşadıkları her hissi izleyiciye geçirmişler. Resmen o anı, o mekanda yaşadım. Satranç dizisi yapalım bir tane de insanlara hatırlatalım diye yapılmamış sırf dizi. Kasparov’dan danışmanlık da almışlar bu süreçte. Hamleler, hareketler, düşünceler tamamen satrancın içinde var. Bazı oyunlar eski turnuvalardan alınmış hatta. Baştan sona başarı hırsı ve tutkuyu dolu dolu aktarıyor. Diziyi izledikten sonra baya motivasyon geldi, ertelediğim işleri yapmaya başladım. Bazen izlediklerim beni motive ediyor. Ve bu dizi kesinlikle onlardan biri. Ve kesinlikle ama kesinlikle izlenir!
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt10048342/
3- After Life
Eşini kaybeden bir adamın pimi çekilmiş bomba edasıyla yaşamına devam etmesini anlatan bir dizi. Ricky Gervais severlerin keyif alacağı bir dizi. Grammy ödüllerinde ona buna laf sokmasıyla daha çok tanıdığımız Ricky Gervais’ı aynı modda bu dizide bulmak beklentiyi karşılıyor. Hiçbir şey ve hiç kimse umrunda olmayan bir adamın bir şeyleri umursayıp umursamama arasındaki mücadelesini ya da mücedele etmemesini hatta onu da umursamamasını anlatan hoş bir dizi olmuş. İzlenir mi, olabilir. İzlerken güldürdü zaman zaman. Of be iyi ki izlemişim demedim ama ulan bunu niye izledim de demedim.
IMDB linki : https://www.imdb.com/title/tt8398600/
No comments